İzmir Büyükşehir Belediyesi, olası bir afet sonrasına yönelik stratejilerini belirledi. İzmir Planlama Ajansı (İZPA) tarafından “İzmir’de Afet Toplanma Alanlarının Erişilebilirliğinin Mekânsal Analizi” yapıldı. İZPA Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, “Esas olan kentte geniş, çok sayıda, birbiri ile bağlantılı ve kolay erişilebilir açık alanlar oluşturulması. Bunlar küçük mahalle parkı, çocuk oyun alanları, kent parkları olabilir. Atıl alanların tekrar hayata döndürülmesi, az kullanılan alanların verimli hale getirilerek, eldeki stokun iyileştirilmesi yönünde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ciddi çalışmaları var” dedi.

P H O T O 2025 05 02 23 18 53

İzmir’de sağlıklı, güvenli ve yaşanılabilir alanlar yaratmak için çalışmalarını sürdüren İzmir Büyükşehir Belediyesi, “Afete Dirençli İzmir” hedefi doğrultusunda çalışmalarını sürdürüyor. İZPA, olası afetlerin ardından İzmir’de yurttaşların toplanacağı alanlar hakkında detaylı bir çalışma hazırladı. “İzmir’de Afet Toplanma Alanlarının Erişilebilirliğinin Mekânsal Analizi” yapıldı. 2 bin 425 afet ve acil durum toplanma alanı bulunan İzmir, 71 geçici barınma alanına sahip. İZPA Başkanı Prof. Dr. Koray Velibeyoğlu, afetlerin ardından yurttaşların toplanabileceği, acil destek alabileceği alanların durumu hakkında bir analiz yaptıklarını söyledi. Burada temel amacın bir deprem anında ve sonrasında kent sakinlerinin deprem toplanma alanlarına rahatlıkla erişebilmesini sağlamak olduğunu belirten Koray Velibeyoğlu, “İstanbul da dâhil pek çok yerde yeterli deprem toplanma alanlarının olduğunu görüyoruz. Bunda büyük bir sorun yok. Asıl sorun mekânsal olarak yani ilçeler, mahalleler, şehirler bazında bu alanların eşitsiz dağılımı. Çünkü bir deprem, bir kriz anında rahatlıkla yürüme mesafesinde deprem toplanma alanına erişebilmek gerekiyor” dedi.

Photo 2025 05 02 23 18 53 2

“Eşit ve erişebilir mesafede olması önemli”

İzmir’in körfezin çevresinde sıkışık bir yapılanmasını olduğunu söyleyen İZPA Başkanı Koray Velibeyoğlu, “Körfez ve çevresi zaman içerisinde büyük bir nüfusu barındırır duruma geldi. Yüksek deprem riski bulunan alanlarda nüfus yığılmış durumda. 4 buçuk milyonun 1 buçuk milyonu ise daha çeper ve kırsal alanlarda. Kırsalda, çeperlerde daha rahat deprem toplanma alanları ve açık alanlar var. Bu alanların deprem toplanma alanı olarak belirlenmesi çok da şart değil. Önemli olan açık alan olması” dedi.

P H O T O 2025 05 02 23 18 52

Velibeyoğlu, afet sonrası toplanma alanlarının taşıması gereken kriterleri de şu sözlerle açıkladı: “Deprem toplanma alanları acil durumlarda ulaştığımız yerler. Esas olan kentte geniş, çok sayıda, birbiri ile bağlantılı ve kolay erişilebilir açık alanlar oluşturulması. Bunlar küçük mahalle parkı, çocuk oyun alanları, kent parkları olabilir. Atıl alanların tekrar hayata döndürülmesi, az kullanılan alanların verimli hale getirilerek, eldeki stokun iyileştirilmesi yönünde İzmir Büyükşehir Belediyesi’nin ciddi çalışmaları var. Kültürpark, Hasanağa Bahçesi, İnciraltı Kent Ormanı’ndaki yenileme çalışmaları bu nedenle kritik öneme sahip. Bunlara yenilerinin eklenmesi de çok önemli. Yaya olarak, bisiklet veya toplu taşıma araçları ile bu bölgelerin aralarındaki ilişkinin güçlendirilmesi de anahtar rol oynuyor.”

Photo 2025 05 02 23 18 52 2

“İzmir’de nazım imar planları revize ediliyor”

Afetlerden önce yapılacak çalışmaların hayati önem taşıdığını söyleyen Velibeyoğlu, “Önemli olan deprem olmadan önce yapılacak çalışmalar. İzmir Büyükşehir Belediyesi bunun için çok farklı alanlarda, çok yönlü çalışmalarını sürdürüyor. Kentin nazım imar planları revize ediliyor. Sosyal konut hamleleri yapılıyor. Kentsel dönüşüm çalışmaları yapılıyor. Sadece deprem riskine yönelik olarak çalışamayız. Esas amacımız hem depreme dayanıklı hem de yaşanılabilir alanlar yaratmak olmalı. Bu ön koşul. Yapacağımız planlama ve dönüşüm çalışmalarının temelinde, insanların daha iyi ve güvenli çevrelerde nasıl yaşayacağına yönelik stratejiler ortaya koymak” dedi.